ARSUZ’A FAKÜLTE!


Arsuz Belediyesi’nin katılımcı yönetim anlayışı doğrultusunda ortak akıl oluşturmak ve kenti halkla birlikte yönetmek amacıyla kurduğu Arsuz Kent Konseyi 4. Olağan Genel Kurulu’nu gerçekleştirdi.
Arsuz Kent Konseyi Başkanı Prof.Dr. İskender Sayek’in güven tazelediği genel kurulda, yönetim kurulu üyeliklerine ise Kasım Uğur, Süleyman Sürmelioğlu, Dergan Çarpar, Sinan Tutar, Aylin Genç, Tezcan Akçam, Mehmet Ekşili, Aydın Deniz Karataş ve Metehan Sakallı seçildi.
Prof.Dr. İskender Sayek nezdinde yeni yönetimi kutluyor, başarılar diliyorum.
İskender Bey’in çalışmalarını önemsiyorum.
Hakikaten, Arsuz’un kalkınması için gönüllü çalışıyor, güzel projeler ortaya koyuyor. Genel kurulun Divan Başkanlığı’nı yapan Mimar Müfit Tennioğlu’nun dediği gibi, “Hep birlikte yapacağımız şey; çalışma gruplarından gelecek projeleri meclis grubu ve Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha’ya iletmektir.”
Bu konuda hepimize görev düşüyor!
Arsuz bizim gözbebeğimiz!
Turizm açısından verimli bir coğrafyaya sahip.
Nazım Başkan’ın gayreti, azmi ve ‘ortak akıla’ riayet göstermesi, Arsuz’un daha iyi yerlere gelmesini sağlayacaktır. Bundan şüphem yok!
Arsuz’da ortaya konan hizmet anlayışı, yapılan yatırımlar bunun göstergesidir.
Biliyoruz ki;
Arsuz ve İskenderun; iç içe girmiş, birbirinden ayrılmayan iki ilçedir.
Hem sınırlarımız, hem ticari ilişkilerimiz birbiriyle harmanlanmıştır.
Benim nezdimde ay ile yıldız gibidir.
Ticaret İskenderun’da ise, turizm Arsuz’dadır.
Bu güzel değerler, birbirimizi sımsıkı kenetliyor.
Elbette ki, Arsuz’un tabiatını, denizini, bu süreçten günümüze gelen dostluk, barış, kültür zenginliğini tanıtmamız gerekiyor.
Ancak, Arsuz’un ‘üniversite’ işbirliğiyle ufkunu genişletmesine de katkı sunmalıyız. Bu konuda Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha’nın yoğun gayreti var. Arsuz sınırları içinde kullanılmayan Devlet arazilerini, binaları gördükçe yüreğim sızlıyor. Daha önce de yazdım;
Buraları değerlendirmek, İskenderun Teknik Üniversitesi’nin vizyonundan faydalanmak gerek! İskenderun Teknik Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Türkay Dereli, İskenderun için bir şans..
Donanımını, tecrübesini, güzel şeyler üretmek için gösterdeği çabayı artık hepimiz görüyoruz. İskenderun’da çok güzel projelere imza attı.
İSTE’yi çok iyi yerlere getirmek için yoğun bir şekilde çalışıyor.
Bu kararlılığı hepimizi kamçılıyor.
Bilmesini isterim ki, bu yolda yalnız değil!
Basın’ın, STK’ların yoğun desteği var.
İstiyoruz ki, Devlet’in yetkili kurumları da Rektör Dereli’nin azmiyle aynı oranda destek çıksın. İSTE, Arsuz’da konuşlanması gerekiyorsa, turizm, tarım ve denizcilik alanlarında her türlü kolaylığı sağlayalım.
Zira, Kent Konseyi genel kurulunda Nazım Başkan dile getirdi. Diyor ki;
“Sayın Rektörümüzü ziyaret ettiğimde dile getirdiğim gibi; Arsuz ilçemizin karakteristik yapısına uygun ya bir turizm fakültesi, ya bir ziraat fakültesi, ya da denizcilik fakültesinden en azından birini ilçemize kazandırırlarsa kendilerine müteşekkir olacağız.”
Ben bu öneriye, Rektörümüz Türkay Dereli’nin sıcak baktığına inanıyorum.
Yaptıkları, yapacaklarının teminatı olsa gerek.
İSTE’ye birçok birim kazandırmış olması, zaten yol haritasını bize anlatmaya yetiyor. Ancak, elini güçlendirmemiz gerekmiyor mu?
Arsuz’da yıllardır atıl durumda kalan binaları neden İSTE’ye devretmiyoruz?
İSTE’nin kabuğunu kırması, çevre ilçelerle işbirliği içinde olması için, yeni kullanım alanlarında ‘vize’ gerektirmiyor mu?
İlgili bakanlıklara, resmi kurumlara ait nerede kullanılmayan bir bina varsa, verin İSTE’ye, yeni fakültelerle hem Arsuz’a, hem de çevre ilçelere ‘TEKNOVERSİTE’ gücünü ortaya koyabilsin. Var mıyız?

ÇÖP TOPLAYICILARI ZARAR VERİYOR!
İskenderun’da çöp toplayıcıları ne yazık ki arttı. İskenderun Belediyesi Zabıta Ekipleri sürekli bunların peşinden koşuyor.
Bugün kadar çöp toplayıcıların kullandığı ‘çuvallı’ 500 adet bisiklete el konuldu.
Zaten bu toplayıcıların neredeyse yüzde 90’ı Suriyeli..
Peki Zabıta ekiplerinin bu yoğun denetim mekanizmasının bir karşılığı olmayacak mı? Adamlar ertesi gün 50 liraya bir bisiklet daha buluyor, bu işi yapmayı sürdürüyor. Oysa geriye dönüşüm ürünlerinin neredeyse tamamını bunlar topluyor. İyi de para kazanıyorlar.
Halbu ki sokaktaki tehlike büyük!
İskenderun Belediyesi Zabıta Müdürü Bekir Aksoy tehlikenin farkında.
O yüzden 7/24 çabalıyor. Temiz çevre için hiçbirine göz yummuyor.
Çünkü mesele sadece para meselesi değil, çevre meselesi!
İnsanlarımız çöplerini ne kadar düzenli olarak poşetleyip bıraksa da fayda etmiyor. Çöp toplayıcıları, birkaç dakika içinde onları dağıtarak, hem kirliliğe yol açıyor hem de halkın sağlılığını tehlikeye atıyor.
Biliyorsunuz ki, İskenderunlular hastalıktan kırılıyor.
Zaten ortalık toz duman, bir de tarumar edilen çöplerin neden olduğu kirlilik, bizleri sağlığımızdan ediyor.
Özellikle sabah ve akşam saatlerinde, çöp toplayıcıların biri gidiyor, biri geliyor..
Her biri, çöpteki poşeti parçalayıp, yere döküyor.
Etrafa öyle pis bir koku yayılıyor ki, bu tehdit hepimizi olumsuz etkiliyor.
Sağolsun, Zabıta Müdürü Bekir Aksoy her ne kadar geçit vermese bile, bunlar için
cezai yaptırımın ağırlaştırılması gerekiyor.
Bu durum böyle sürerse, hastanelerin yoğunluğu bir türlü düşmeyecek gibi görünüyor. Yazıktır, günahtır!