MİLLETVEKİLİ YAYMAN, ‘ENFORMASYON KANUNUNUN GÖRÜŞÜLDÜĞÜ BİR ZEMİNDE DAHİ DEZENFORMASYON YAPILIYOR’

TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı ve AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, basın, sosyal medya ve internet haberciliğine ilişkin kanun teklifine eleştirilere yönelik “Enformasyon kanununun görüşüldüğü bir zeminde dahi dezenformasyon yapıldığını görüyoruz” dedi.

Teklifin referansının AB müktesebatı olduğunu vurgulayan Yayman, “AK Parti olarak yasaklarla, sansürle mücadele etmiş bir partiyiz. Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Tarihsel ve siyasal hafızaya bakıldığında kimin hangi referanslarla buraya geldiği çok daha iyi gözükmektedir” dedi.

AK Parti olarak meseleyi kesinlikle iktidar-muhalefet rekabeti bağlamında ele almadıklarını dile getiren Yayman, “Biz meseleyi dezenformasyon olarak ele alıyoruz ve konuyu siyaset üstü bir konu olarak görüyoruz. Meseleyi gündelik tartışmalardan azade küresel ağ sağlayıcıların, ulus aşırı dijital şirketlerin zaman zaman demokrasileri, zaman zaman ulusal devletleri, zaman zaman parlamentoları vesayet altına alma arayışına karşı milli devletlerin kendisini koruma, güvence altına alma çabası olarak görüyoruz” diye konuştu.

Yayman, teklifi hem bireysel hakların korunması hem kamu düzeninin sağlanması bağlamında evrensel prensiplere dayandırmak istediklerini anlattı.

Bugün “dijital ağlar” denilen mecraların ırkçılık, nefret, çocuk istismarı, kadına şiddet, uyuşturucu ticaretinin yapıldığı ve her şeyin serbest olduğu mecralara dönüştüğüne dikkati çeken Yayman, şunları kaydetti:
“Türkiye’de demokrasi her zaman dünya demokrasi saatiyle eşdeğer halde ilerlemişti. Biz Twitter’in, Facebook’un ve diğer sosyal ağ sağlayıcıların, Berlin’de hangi hukuka tabi ise Viyana’da hangi sosyal düzenlemeye razı ise Londra’da hangi hukuksal çerçeveye riayet ediyorsa Türkiye’de de benzer bir çerçeve metne riayet etmesini istiyoruz. Ulus aşırı dijital ağların demokrasileri vesayet altına almak istediklerini ve ulusal parlamentoları devreden çıkartarak kendisini yeri geldiği zaman yargının, yeri geldiği zaman yürütmenin, yeri geldiği zaman yasamanın yerine koyup bir sosyal mahkeme kurduklarını hep beraber görüyoruz. Enformasyon kanununun görüşüldüğü bir zeminde dahi dezenformasyon yapıldığını görüyoruz. Kanun çok açıktır ve düzenlemeyle suçun oluşması için 5 şart aranmaktadır. Sırasıyla ‘yayılan haber gerçek olmamalıdır’, ‘ülkenin güvenliği ve kamu sağlığı ile ilgili olmalıdır’, ‘halk arasında panik, korku ve endişe oluşturma kastı taşımalıdır’, ‘kamu barışını bozmaya elverişli olmalıdır’ ve ‘aleni olmalıdır’. Eğer sizin paylaşımlarınızda bunlardan herhangi biri yoksa sizin bir sorun yaşamanız doğru değildir.”
HABER MERKEZİ