SANDIK DİYOR Kİ!


2018 seçimlerinin galibi “cumhur ittifakı”dır. Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP’nin de desteğiyle, ilk turda yüzde 52.5 oyla Başkan seçildi.
Recep Tayyip Erdoğan, ‘Büyük Lider’ vasfını taçlandırdı.
En başından belirteyim;
Partiler arasında başarılı sayılması gereken MHP’dir. Bütün tahminlerin ve anketlerin aksine, 1 Kasım 2015’te aldığı yüzde 11.9 oyu esas itibarıyla bu seçimlerde korudu.
Kazanan ikinci parti ise İYİ Parti oldu.
Millet İttifakı’na girmemiş olsaydı bile, Türkiye’de yüzde 10 barajını aşarak, başarı elde etti. Hatay’ın genelinde ise tüm ilçelerden ciddi oylar aldı.
HDP tarihinde ilk kez Hatay’dan vekil çıkarttı, CHP’nin oylarını böldü.
CHP burada, HDP’ye büyük bir güzellik yaptı diyebiliriz.
AK Parti ise başlı başına Hatay’da zaferini ilan etti.
Arsuz, Samandağ ve Defne hariç, tüm ilçelerde büyük başarı gösterdi.
AK Parti, İskenderun’da kaybeder diyenler yanıldı..
“Antakya merkezde, AK Parti’nin oyu düşer” diyenlerin hesabı tutmadı.
Gelelim CHP’ye..
Dört vekil çıkarmasına rağmen, bu seçimlerde en büyük kaybı CHP yaşadı.
Beklentileri, çıtayı suya düşürdü.
Liste değişikliği, hesapları altüst etti.
CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce yüzde 30 oy oranı ile, Partisine yüzde 8 fark attı. Demek oluyor ki, Kılıçdaroğlu’nun listeleri yeterince güven oyu alamadı.
Bu durumda Kılıçdaroğlu’nun istifa etmesi gerekmiyor mu?!
CHP’nin yaşadığı hezimette büyük payı var çünkü..
Adaylar belirlendiğinde ilk gün yazdım, “Bu listede en büyük haksızlık Dr. Riyat Kırmızıoğlu’na yapıldı” diye..
Neden mi?
Arsuz’da CHP yüzde 71 alıyor, Kırmızıoğlu vekil seçilemiyor..
Dörtyol ve Payas’ta CHP yüzde 25 bandında görünüyor. Suzan Şahin çok güvendiği memleketinde kayıpları oynuyor.. Ama ikinci sırayla ödüllendiriliyor!
Bununla da sınırlı değil;
Ova adayı İsmet Tokdemir, Kırıkhan ve Reyhanlı’da CHP’ye hiçbir katkı veremiyor.
CHP’nin oyları oralarda yüzde 15’lerde seyrediyor, ama Tokdemir vekil seçiliyor..
Görüyorum ki, CHP’de gelenek değişmiyor..
CHP nerede zayıfsa, oradan milletvekili piyangodan TBMM’ye gidiyor..
İskenderun’u da konuşalım;
CHP’nin geçmiş dönem aldığı oyların ve referandum sonuçlarının esamesi bile okunmuyor..
Cumhurbaşkanlığı seçiminde AK Parti, CHP’ye yüzde 8.. Milletvekilliği seçiminde ise yüzde 11 gibi büyük bir fark atıyor..
Ne oldu şimdi?
CHP’de bu başarısızlığın faturası kime yazılacak?
Kemal Kılıçdaroğlu’na mı, yoksa Suzan Şahin’e mi?
Aslında üçüncü bir seçenek daha var..
Nedense kimse konuşmuyor..
Bu seçimlerde hezimet yaşayan bir isim daha var..
O da Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’tır..
“Dağın öteki tarafı bende” diyerek, CHP’nin seçim çalışmalarına katkı sunmaya çalıştı, ama nefesi yetmedi.. Çünkü, ilk listenin değişmesinde O’nun parmağı olduğu iddia edildi.
Ve bu iddia, Lütfü Savaş’a olan tepkiyi sandığa taşıdı..
Antakya’da kaybetti..
Kırıkhan’da kaybetti..
Reyhanlı’da kaybetti..
Altınözü’nde kaybetti..
En çok müdahale ettiği Samandağ’da ve Defne’de bile kaybetti.
Çünkü belediye başkanlarıyla ters düştü.
Değer miydi?
Hep söylüyorum;
“Burada ben ne dersem o olur” diyerek, kibirle yola çıkıyorsan..
Sandıklar da çıkar “Milletin dediği olur” diyerek güçlü bir ayar verir..
Değil, İskenderun’a battı çıktı.. Her tarafı altınla kaplasan, partiye böyle dibe çeker..
Sandığın dili bunu söylüyor, ne yazık ki..
Bugün CHP eğer Hatay’da 4 vekil çıkarıp, sessizlik ortamını sürdürüyorsa, sıkıntı büyük demek ki.. Baksanıza, seçilen hiçbir vekilden ‘çıt’ yok!
Burada ‘şu aday İskenderunlu değil, Belenli’ diyerek, ayırım yapmayı sürdürenler, bir zahmet AK Parti’nin yol haritasına iyi baksın!
Abdülkadir Özel’in duruşu, donanımı, bilgi ve tecrübesini gören seçmen, ‘şuralıdır, buralıdır’ demeden, adayına sahip çıktı.
Halka dokunanı baş tacı etti.
Av. Abdülkerim Güven’in çabasını, katkılarını.. Ecrin Nazlı İnan’ın azmini, enerjisini unutmamak gerek.. AK Parti Hatay’da ekip işini iyi yürüttü.. Takım gibi çalıştı..
Kim nerede, ne yapması gerektiğini biliyordu..
Basınla olan diyaloğu da iyi organize ettiler.
Belediye Başkanlarının da hakkını teslim etmek gerek;
Payas Belediye Başkanı Bekir Altan, olağanüstü gayret gösterdi.. Tüm ilçelerde varlığını hissettirdi!
İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil, sürekli sahadaydı..
Belen Belediye Başkanı Adnan Vurucu da önemli çalışmalarda bulundu.
Doğal olarak AK Parti için sandık sonuçları sürpriz olmadı..
Kazanan Hatay oldu!
***
En önemli ayrıntıyı, bilerek sona bıraktım.
MHP, gece saatlerinde Hatay’da iki vekil çıkarttı..
Lütfü Kaşıkçı ve İbrahim Gül’ün, olağanüstü gayreti, ‘organik’ oylarla TBMM’de MHP’ye temsiliyet sağladı. Öyle ki, İbrahim Gül için kutlamalar sabaha kadar sürdü.
Tek kelimeyle, İbrahim Gül’ün hakkıydı, vekillik!
Baktık ki, aynı gün öğle saatlerinde “Yurtdışı oyları sisteme girmedi” bilgisi, MHP’de tepkilere yol açtı. Nasıl oluyor bu, anlayamadık!
Durum böyle olunca, İbrahim Gül’ün vekillik iddiası şu sıralar belirsizlik yaşıyor..
Aynı gün Milletvekilleri Lütfü Kaşıkçı ile İbrahim Gül, Hatay adliyesi önünde açıklama yaptı.
Şöyle ki;
“İtirazlarımızı yaptık, vekil sayımız ikidir. Bu durum değişmeyecek! Yetkiyi de sandıktan aldık! Kimse heveslenmesin, oyun kurgulayanların hevesi kursağında kalır. Biz tepeden inmedik. Çalıştık, birlikte başardık” ifadesini haklı olarak kullandılar..
Ben sisteme girecek olan yurtdışı oylarının MHP’nin vekil sayısına olumsuz etki edeceğine inanmıyorum. ‘Gül’ gibi, sonuç ortada..