Türkiye’de yaşıyorak, başımıza gelecek hiçbir felaket şaşırtmıyor bizi..
Tedbirsizlik, sorumsuzluk yığınca!
Daha dün, İskenderun’da 5. kattan balkonun camı patlıyor, motosiklet sürücüsünün başına düşüyor..
Baharatçıdan biber alıyorsunuz, içinden talaş çıkıyor..
Ekmek alıyorsunuz, hamurundan hamam böceği çıkıyor..
Peynir alıyorsunuz, lastik çıkıyor..
Son 3 günde, 4 insanımız sahte içkiden öldü..
Biri de İskenderunlu!
İnsanın kanı bozuk olunca.. Kafası hinliğe çalışınca, kim düşünür sağlığı, hijyeni..
Bazı şerefsizlerin aklı fikri para olmuş..
Ucuz diye en ucuz ham maddeyle karıştırıyor ürünü, koyuyor tezgaha!
İnsan ölür mü, kalır mı düşünen yok!
Eğer ki sağlıksız ürünler markete kadar düşmüşse, sorun ciddi ve bir o kadar tehlikeli sanırım..
İnsanın hiç aklına gelir mi; marketten alacağınız su şişesinden ‘TİNER’ çıkacak diye.. İskenderun’da yaşandı!
Minik bir kız çocuğumuz ölümden döndü!
Su niyetine satın aldığı şişeden ‘Tiner’ çıkıyor. Minik kızımız ilk yudumda şişeyi yere bırakıyor. İskenderun’un genç teknik direktörlerinden Mehmet Çetin arkadaşımız yazınca haberimiz oldu. Sosyal medyadaki sayfasında şöyle yazmış;
“- Kızım Zeynep bugün sabah okula giderken, marketten bir su iki küçük çikolata alıyor. Önce çikolata yiyiyor sonra suyu içiyor ve içmesiyle birlikte su şişesini yere atıyor ve anında hastaneye yetiştiriyoruz. Şişenin içindeki milyonda bir insanın başına gelebilecek bişey çıkıyor, o da Tiner.”
Olacak şey değil!
Kızını aldığı gibi, hastaneye yetiştiriyor Mehmet Hoca.
Çok şükür, kızımızın sağlık durumu iyi..
O şişe de şimdi savcılıkta, incelenecek..
Bundan sonrası mahkemenin işi..
Market sahibi ‘O şişeyi biz satmadık’ diye kıvırmaya başladı bile..
Tabii ya, o kız çocuğumuz şişeyi dışarıdan aldı, gitti kendi eliyle rafa koydu değil mi? Zaten kabahat hep çocuklar da olur..
Görmezler, duymazlar, öyle mi!
Muhtemelen, İskenderun Hürriyet Mahallesi’nde ikamet eden Teoman Önal’ın sahte içkiden zehirlenmesi de, dış güçlerin işidir.. O metil alkol de havadan karışmıştır öyle mi? Yeter artık!
İnsanlarımızın, çocuklarımızın sağlığı tehlikede..
Dışarıda hangi ürün sağlıklı, hangi yiyecek zararlı diye dört dönüyoruz etrafta..
Bu son olay gösteriyor ki, denetimleri artırmamız gerekiyor..
‘Önce sağlık’ diyorsak, herkes hakkını versin!
Veremeyenlere en ağır cezayı verin de ibret olsun!
