ZİRAAT BAHÇESİ’NDE 50 DÖNÜM SATILIYOR MU?


Ziraat Bahçesi 243 dönüm yeşil bir alana sahip. Eski karayolları arazisi ile birlikte şehirde nefes alabileceğimiz ender güzelliğe sahip. Ama bana ulaşan bilgilere göre, Ziraat Bahçesi’ndeki devasa arazi içerisinde şimdiden ‘şunu yapalım, bunu yapalım’ diye kafa yoruyorlar!
Yetkililerin kafa yormasına bir şey dediğim yok.
Ancak, o güzelim yerle alakalı betonlaşma hesaplarına karşıyım.
Önce dediler ki, 50-60 dönüm yere hastane yapılacak.. Ki, inşaat çalışmalarına 2018’de başlanacak gibi.. Sonra 10 dönüm yerle ilgili Kültürhan projesi önümüze kondu..
Şimdi de, yine Ziraaat Bahçesi’nde 50 dönüm yerin satılacağı ileri sürülüyor.
İddia şu;
50 dönüm yer ticari artı konutlaşmaya açılacak. Oradan gelecek parayla, İskenderun’a yeni okul yapılacak.. Şimdi bu duruma ne diyelim?
Eğer bu iddia doğruysa, Ziraat Bahçesi’nin yarısı şimdiden betonlaşmayacak mı?
Hem sırada ne var?
Yarın bir başka kurum, ‘Ben de yer istiyorum’ dese, şak diye verecek misiniz?
Böyle bir durumda, Ziraat Bahçesi’nden kamunun kullanabileceği, insanların nefes alabileceği geriye ne kalıyor? Şifa dağıtayım derken, insanları beton kalıpları arasında hasta etmek midir, meseleyi çözmek? Nedense her seferinde aynı şey oluyor. Önce park yapılacak diye, insanları heyecanlandırıyorlar, sonra araya uzun bir zaman katıp, unutturuyorlar!
İskenderun’un kaderi mi bu?
Olmaz. Olamaz!
Bu kadarı da fazla!

GÜÇLÜ MÜYÜZ?
Halen İskenderun’da altyapı eksikliği giderilemiyor iken..
Birçok hizmet vaat edildiği halde, sürekli öteleniyor iken..
Her şeye zam gelirken, asgari ücret, emekli maaşları yerinde sayıklıyor iken..
Feyezan’da sular taşıyor iken..
Yığınca dökülen paraya rağmen, halen evleri su basıyor iken..
Bitmeyen bir Nüfus Dairesi restorasyonu..
Bitmeyen bir yurt inşaatı var iken..
Kurumlar bile birbirine güvenmez iken..
Zırt pırt sular kesilir iken..
İki yıl önce boşaltılan 5 Temmuz Stadı’nın yıkımına henüz yeni başlanıyor iken..
Okullarımız birçok ihtiyaç kalemlerine muhtaç iken..
Gençlerimiz iş bulamaz iken..
Yeni eğitim yuvalarını kazandırmakta zorlanıyor iken..
30 yıldır değişmeyen bir İskenderun’u görüyor iken..
Talana, kirliliğe, sorumsuzluğa ‘dur’ diyemiyor iken..
Ve daha sayabileceğimiz yüzlerce sorunla karşı karşıya iken..
‘Güçlüyüz, yolumuza emin adımlarla ilerliyoruz’ demek mümkün mü?

BAKAN ÖZHASEKİ İSKENDERUN’A GELECEK Mİ?
Az önce mailime Antakya Belediyesi’nin haberi düştü.
Şöyle diyordu;
– Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, 3 Kasım 2017 Cuma günü Antakya’ya geliyor. Sayın Bakan, başta Emek ve Aksaray Mahalleri Kentsel Dönüşüm Projesi alanında inceleme ve yıkım başlangıcı programı olmak üzere bir dizi ziyaret, inceleme ve istişarelerde bulunacaktır.
Peki Bakan Özhaseki’nin İskenderun programı olmayacak mı?
Şu ana kadar bize ulaşan bir bilgi yok!
Tamam, bizim kentsel dönüşüm meselesi mahkemelik olabilir..
Peki bir yol gösterse..
Buraya gelip, destek verse..
İskenderun’un kentsel dönüşüm haritasına bir el atsa, fena mı olur?
‘Çiçek, böcekle’ uğraşmayın diyor ya..
İyi de, bize balık tutmayı öğretin o halde..
En başından “eski karayolları arazisinin botanik bahçesine dönüşümü için gerekli ödeneği vermekle, ilk adımı atabilirdiniz..
Kentsel dönüşüm çağrısı yapmak kolay, ama asıl mesele işin ucundan tutmak, sahiplenmek!
Yoksa İskenderun’u gözden mi çıkardınız?