‘KADINLARIN YEREL YÖNETİMLERDE TEMSİLİ SINIRLIDIR’


İskenderun Çevre Koruma Derneği(İÇKD) Yönetim Kurulu, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutladı. İÇKD Başkanı Nermin Yıldırım Kara, “Yaşadığımız sistemde ve tüm dünyada kadınlar ciddi bir saldırı ile karşı karşıyadır. Bugün emekçiler acımasız bir sömürü düzeni içerisindedir” dedi. Kara açıklamasında, “Ekonomik siyasal, kültürel, sosyal, psikolojik her alanda kadınların yaşamları altüst edilmektedir. Kadınların eğitim ve yaşam haklarını kısıtlayanlara; Atatürk’ün, ‘Bir toplum aynı amaca bütün kadınları ve erkekleriyle beraber yürümezse ilerlemesine ve medenileşmesine teknik olarak imkân ve bilimsel olarak ihtimal yoktur’ sözünün hatırlatmak istiyoruz. Türkiye’de kadınlar açıkça cinsiyetleri nedeniyle ayrımcılığa uğramakta, eğitim olanaklarından yoksun bırakılmakta, çocuk yaşta evlendirilmekte, aile içi cinsel ve fiziki şiddete maruz kalmaktadırlar. Eğer bir ülkede, kadınlara ayrımcılık yapılıyor, hakları gasp ediliyor, onların sosyal yaşama katılmalarını engelleniyorsa birlikte yaşama kültürü oluşmaz. Böyle bir ülkede hukuk bilinci gelişmeyeceği gibi, temel haklara saygı da gösterilmez. Kadın haklarının gelişmesi sadece ‘kadınların’ değil, bu ülkede yaşayan herkesin hayatını geliştirecek, hepimize daha yüksek standartlarda bir yaşam olanağı sağlayacak bir demokratikleşme hareketidir” diye konuştu.

‘HER 2 KADINDAN 1’İ FİZİKSEL ŞİDDETE MARUZ KALIYOR’
İskenderun Çevre Koruma Derneği Başkanı Nermin Yıldırım Kara, “Türkiye’de yaşayan her 2 kadından 1’i fiziksel veya cinsel şiddete maruz kalıyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı verilerine göre; (2002-2015) ülke genelinde yaşamının herhangi bir döneminde eşi veya eski eşi tarafından fiziksel şiddete maruz bırakılan kadınların oranı %39,3’tür. Yaşamının herhangi bir döneminde cinsel şiddete maruz kalan kadınların oranı %15,3’tür. Yaşadıkları şiddeti kimseye anlatamayan kadınların oranı %48,5’tir. Sadece eğitim düzeyi düşük olan kadınlar şiddete maruz kalmamaktadır. Eğitim düzeyi daha yüksek olan kadınlar arasında bile her 10 kadından 3’ü eşleri tarafından fiziksel veya cinsel şiddete maruz bırakılmıştır. Evli kadınların yaşamındaki en yaygın şiddet eşlerinden gördükleri şiddettir. Okuma yazma bilmeyen her 5 kişiden 4’ü kadın Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından açıklanan TÜİK verilerine göre Türkiye’de okuma yazma bilmeyen kişi sayısı 2 milyon 654 bin 643, okuma yazma bilmeyen kadın sayısı ise 2 milyon 205 bin 315 tir. Yani okuma yazma bilmeyen her 5 kişiden 4’ü kadın. Kadının siyasete katılımı Ruanda’dan bile kötü. Yine Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı verilerine göre parlamentoda kadın temsil oranı sadece yüzde 14,4. Ülkemizde seçilmiş 1381 Belediye Başkanı’nın sadece yüzde 2,9’u kadın. Kadınların siyasal yaşama katılımının ilk basamağı kabul edilebilecek yerel yönetimlerde de temsili sınırlıdır. 30 Mart 2014 Yerel Seçimlerinde, Türkiye genelinde seçilmiş 1.381 belediye başkanının sadece 40’ı (%2,9) kadındır. Bu kadınlardan 3’ü büyükşehir, 1’i il belediye başkanı olmuştur. Unutmayalım ki; Kadınlar olarak örgütlü hareket etmediğimiz sürece bu sömürü düzeni devam edecektir. Bu sistemde kadınlarımızın kurtuluşu, en çok sömürülen işçi sınıfının kurtuluşuyla olanaklıdır” açıklamasında bulundu. Haber: Yılmaz AKPINAR