BU SİTENİN KADERİ Mİ BU?


Denizciler’de M. Ahmet Hatip Caddesi’nin üzerinde Çukurova yolu civarında 200 haneli bir site var. Sıkıntıları bitmiyor, kimse de kulak vermiyor!
O bölgede su deposu aşağıda olması nedeniyle apartman sakinleri, su ihtiyacını 5. kata taşımak için halen 600 lira elektrik faturası ödüyor..
Çünkü hidrofor kullanıyorlar.
Peki su deposu neden yukarıya taşınmaz?
200 haneli apartmanlar için HATSU neden parmağını oynatmaz?
Bu kadar insan ne yapacak?
HATSU’nun paşa keyfini mi bekleyecek?
Her ‘yere altyapı getirdik’ diye övünen HATSU, su deposunu taşısa ellerine mi yapışacak?
Çok mu maliyetli bir iş ki, bu 1 yıldır herkes gözünü kaçırıyor?
Su bu, hayati ihtiyaç!
O hidrofor arıza yaparsa ne olacak?
Bu kadar insan yıkanmasın mı?
Suyu kullanmasın mı?
Gelelim aynı yerde ikinci bir soruna;
O apartmanların sakinleri doğalgaz istiyor, kimse yanaşmıyor.
Aksagaz’ı arıyorlar, “Bizim o bölgede projemiz yok” yanıtıyla karşılaşıyorlar.
Bir sorun Allahaşkına..
Bu taleplerin sayısı belki de artacak, kim bilir..Düne kadar Arsuz’da da doğalgaz yoktu, ama talep çoğalınca girdiler..
Şimdi çalışmalar başladı, hatta bağlantılar bile kuruldu, abonelikler yapıldı.Neden Denizciler’de olmasın!
Bir de, Fen Lisesi’nden gelen yol, o siteye neden bağlanmıyor?
Bir senedir, her kapıyı çalmışlar ama yanıt yok!
Köprüden siteye dönüldüğünde ise o yollar berbat durumda..
Ya yolu yapın ya da aradan yeni bir yol açın!
Yakışmıyor!

FIRTINA YIKTI GEÇTİ!
Fırtınanın uyarısı önceden yapıldı, ancak aciliyet gerektiren bir çok konu sürekli ötelendiği için hangi uyarı yapılırsa yapılsın, doğa dinlemiyor.
İskenderun’da elektrik telleri yerin altına alındı, ancak Modern Evler’de ve daha birçok mahallede eski görüntü değişmedi. Teller yerinde duruyor!
Arsuz’da durum daha kötü..
Karaağaç ve Nardüzü, fırtınadan nasibini aldı.
Çatıları uçurdu, araçları devirdi, elektrikler gün boyu kesildi.
Elektrik direkleri iki büklüm oldu!
***
Bir de fırtına, hortuma sebep oldu.
Dikkat ediyorsanız, Antalya’dan sonra İskenderun Körfezi ve Arsuz civarında hortumlar daha sık görünmeye başladı. Küresel iklim değişikliğine yol açan çevre felaketleri bugün kapımızı dayandı.
Artık elimiz kolumuz bağlı..
Bu kış böyle çetin geçecek gibi görünüyor.
Peki kaderimize razı olup, seyredecek miyiz böyle?
Hiç olmasa elektrik direkleriyle ilgili meseleyi çözelim..
Bu aralar Ankara’da siyasiler kavgaya tutuşup, buradaki sorunları görmez oldular.
2018’e giriyoruz. Milli diye yerli güç gösterisi yapıyoruz ama halen elektrik direği, direk üstü trafolardan kurtulamadık.
Halen suyu konuşuyoruz..
Halen yığınca eksikliklerle boğuşuyoruz.
Ne zaman çözülecek bu sorunlar?
2100 senesinde mi?