Payas Belediye Başkanı Bekir Altan’ın eğtime verdiği desteğin haddi hesabı yok. Özellikle PayaSTEM, Payas Belediyesi’nin yüzakıdır!
Bekir Başkan’ın üzerinde titrediği, önemsediği, gözünden sakındığı, her alanda destek verdiği bir deha ürünüdür!
Yani Fen, Teknoloji, Mühendislik ve Matematiğin, birbiriyle entegre bir şekilde öğretilmesini içeren ve okul öncesinden yüksek öğretime kadar tüm süreci kapsayan bir eğitim yaklaşımıdır.
Bu eğitim disiplinlerini bir arada sunarak, geleceğin yenilikçi bireylerini yetiştirmeyi hedefleyen eğitim merkezi; Payas başta olmak üzere ülkemiz geleceğine yapılmış bir yatırımdır.
Öyle ki, burada eğitim gören çocuklarımız, 21. yüzyıl becerilerine sahip diğer ülke çocukları ile yarışabilecek duruma geliyor.
Öğrencilerimizin uluslararası elde ettikleri başarılar da bunun ispatı..
Bu uygulama Türkiye’de tektir, tüm il/ilçe belediyelerince örnek alınıyor.
O yüzden PayaSTEM gururumuzdur!
PayaSTEM’i, Hürriyet Gazetesi Yazarı Ahmet Hakan’ın köşe yazısına taşımasını da anlamlı ve faydalı buluyorum.
Ahmet Hakan yazısında;“Hatay’ın Payas Belediye Başkanı Bekir Altan… Belediye imkânlarıyla STEM adını verdiği “bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik merkezi” kurdu. Bu merkezde öğrencilere gayet ciddi eğitimler veriliyor. Hatta o kadar ki burada yetişen öğrenciler, Los Angeles’ta düzenlenen FRC adlı robotik yarışmada 11 ödülün 2’sini aldılar. Yine bu merkez, 2017’de Google tarafından Türkiye’de desteklenen iki kurumdan biri oldu. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’a öneriyorum: Bu merkezi inceleyip tüm belediyelere örnek olmasını sağlamak mümkün olamaz mı? Bilimde, teknolojide, matematikte ülkemizin geleceği malum…” diyordu..
Ne dersiniz? Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank en yakın zamanda PayaSTEM’i incelemek üzere Payas’a gelir mi?
NEFES ALAMIYORUZ!
HATSU; Dünyanın 5., Avrupa’nın 2., Türkiye’nin ise en büyük membran kapasiteli tesisten Asi Nehri’ne saniyede 110 litre temiz su verildiğini ve nehre gezi teknesini indirildiğini gururla anlatabiliyor da.. Nedense, İskenderun’da eski Lunapark’ın içinde bulunan ve çalışmadığı iddia edilen Kanalizasyon Terfi İstasyonunun neden olduğu foseptik birikmesine çare bulamıyor, iyi mi?
Kirmit Petrol civarında battı çıktı çevresinde duyulan koku, ta Dumlupınar mahallesinde bile hissediliyor. Sadece ağır koku da değil..
Dumlupınar Mahallesi Muhtarı Alaattin Karadal, kanalizasyon hattının dolması nedeniyle yola ve binaların bodrum katlarına taşmalar olduğunu anlatıyor ama muhattap bulamıyor.
HBB Başkanı Lütfü Savaş’ı aramış, özel kalemi ‘ilgileniyorum’ diyerek, umursamamış..
HATSU’yu aramış, kimse oralı olmamış.. Eğer bir mahalle muhtarı, sorunun çözümü için hiçbir yetkiliye ulaşamıyorsa, Allah yardımcımız olsun!
Bir yandan Angus, diğer yandan foseptik sorunu, bıktık usandık artık!
Eyy HATSU!
Bu pis kokunun ve çevre kirliliğinin kaynağını bulup çözemiyorsanız, iki elim yakanızda olacak!
YA BUGÜN ORTAK KARAR ALIN YA DA BU SEVDADAN VAZGEÇİN!
03 Ekim Çarşamba günü (bugün) saat 14.00’da İTSO Halil Şahin Toplantı Salonunda İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil, gündemde bulunan “HADO” ile ilgili toplantı düzenleyecek.
Seyfi Başkan ile görüştüm, HBB ve HADO yetkililerini davet ettiğini söyledi.
Bugüne dek, verilen demeçler ışığında HADO için istenen İskenderun iskelesi üzerinden tartışmalar yaşandı.
Artık o demeçleri, kimin haklı olup olmadığı tartışmalarını bir kenara bırakıp, HADO için en elzem en doğru kararı verme zamanı geldi.. Bunun için HBB Başkanı Lütfü Savaş’ın bu davete icabet etmesi gerekiyor. Kavgasız, gürültüsüz, siyasi bir çekişme yaşanmadan, İskenderun ve Hatay için bu meseleyi çözüme kavuşturalım..
Kiralandığı günden bu yana, o feribot için HBB’nin 3 aydır yüzbinlerce kira ücreti ödemesi kanıma dokunuyor..
Ya bugün ortak karar alın ya da bu sevdadan vazgeçin!
UYARI YAPMAK YERİNE..
Her dönem aynı uyarı..
Milli Eğitim Bakanlığı dün bir kez daha, öğretmen ve öğrencilere dağıtılan ders kitapları dışındaki diğer yardımcı materyallerin okullarda/kurumlarda reklam ve tanıtımının yapılmasına izin verilmemesi, öğrencilere aldırılmaması, kullanımı konusunda zorlayıcı tutum içerisinde bulunulmaması ve velilere maddi külfet oluşturacak uygulamalardan kaçınılması yönünde talimat verdi.
Sanırım bu uyarı son da olmayacak..
Kaçtır yazıyorum ben de hatırlamıyorum..
Milli Eğitim Bakanlığı’na tavsiyem şudur;
Madem okullar uyarılara rağmen, her seferinde aynı şeyi yapıyor..
O halde okulların sınıf ihtiyacına göre bu yardımcı materyalleri ‘ücretsiz’ dağıtılan kitaplara dahil edin.
Ki, bir daha böyle bir sorunla karşılaşmayalım!
Olur mu?
