Milletvekili adaylarının yığınca vaadini dinliyoruz.
Yüzde 90’ı da siyasi partilerin seçim beyannamesinde yar alan ifadeler..
Zaten her akşam bir TV kanalında ‘müjde’ diye başlayan beyanatlar bitmek tükenmek bilmiyor. Nedense bunların hepsi seçimden seçime konuşulur..
Bir de ‘Dünya kadar hizmet yaptık’ sözleriyle Hatay’da yapılan projeler anlatılır, o kadar.. Oysa ‘Aslan yattığı yerden belli olur’ diye bir atasözümüz var..
Bakıyoruz çevremize, durum içler acısı..
Görüntü felaket!
Milletvekili adayları; çarşıyı, pazarı, manavı, sokaktaki vatandaşı geziyorlar..
STK’lara koşuyorlar..
Muhtarlara gidiyorlar..
Yıl 2018! Halen “şunu yapacağız, böyle şahlanacağız” diyorlar..
Vekil adaylarından biri, “Hatay, ekonomide ilk 5’e girecek” diyor, ama Amanos Tüneli’ni konuşalı 5 yıl oldu, kazısı uzatmalı olarak 2019’a kaldı..
Ekonomi daraldı..
Esnaf soluk alamıyor.
Dörtyol’a kadar uzanan sektörler yaşam mücadelesi veriyor..
Lojistik alanda iflas bildirenler oldu, vesaire..
İskenderun’a bakıyoruz..
Yaprak kıpırdamıyor!
Asfalt bekleyen yollarda hiçbir işlem yok.
Denizciler Çamlık mevkiinde sürekli dolgu malzemesi dökülüyor, görmüyoruz!
Devasa parklar yapılacaktı, unutuldu..
Kültür Han projesi rafa kalktı..
Ne Yat Limanı’nı konuşuyoruz ne de tramvayı, teleferiği..
Seçim startı verildiği günden bu yana, ortalıkta tek bir yeni tesis açılışı yok.
Ayrıca, icraatı gösteren bir hamle de göremiyoruz.
“Güçlü Meclis, Güçlü Hükümet, Güçlü Türkiye” diyoruz, ama “Güçlü İskenderun” vurgusu yapan bir tek aday yok!
Sadece İskenderun da değil..
Dün, iftar yemeğinde Cırtıman’daydım..
Hava mis ve serin..
Daha Cırtıman’a döner dönmez, manzara rezalet..
O yolların hali nedir öyle?
Öğrendim ki, birçok yerde durum aynı..
Sağolsun, Hatay Büyükşehir Belediyesi, Arsuz’un Işıklı, Tatarlı, Konacık ve daha birçok çevre yolunu asfaltla döşüyor. Ama söz konusu Belen olunca işi ağırdan alıyor.
Niye?
Çünkü herkes meydanlarda..
Onlara göre asfalt, kaldırım, parke, temizlik ve daha birçok hizmet bekleyebilir..
“Bu seçim farklı” diyorlar ya hani..
Herkes “Memleketi kurtaracağız” havasında, ama bu şehrin insanlarını perişan ediyorlar, farkında değiller..
YSK’nın, “seçimlerde hizmet yapamazsınız” diye bir yasağı mı var?
Varsa yoksa, ekranlarda yarışıyoruz ve bunun için para sayıyoruz.
Bilboartlar, broşürler, giydirilen araçlar 10 numara, herkes forvet oyuncusu gibi..
İş hizmete gelince, neden defansa çekiliyoruz?!