İYİ Parti Hatay İl Başkanı Şefik Çirkin, bir radyonun canlı yayınında, “Yollar berbat. Sinek ile bile mücadele edemiyorlar. Büyükşehir paldır küldür gidiyor. Bizimle hiç istişare ettikleri yok. HBB’nin yaptığı hiçbir yatırımdan bizim haberimiz olmuyor. Millet İttifakının bir bileşeni olarak görevinizi yerine getirmezseniz ‘Ben yaptım oldu, kimseye sormam’ derseniz, kusura bakmayın bizde sizi savunacak değiliz” dedi.
Şöyle bir baktım..
Şefik Başkan’ın baştan en sona kadar söylediklerinin hep bir ağırlığı oldu. Uyarılarıyla yol gösterdi. Saptamalarıyla hak verdirdi.
Yapıcı eleştirileriyle katkı sundu.
Donanımıyla etkiledi.
Nezaketiyle, saygısıyla, birikimiyle büyük bir ilginin öznesi olmayı başardı.
Kısacası;
Ne söylediyse oldu.
Şimdi herkes o hasarlardan söz ediyor.
AYRIMCILIK SÖZ KONUSU DEĞİL
Bünyesinde bulunan birçok birimin başında sosyal demokrat müdürlerle birlikte hizmet eden Belediye Başkanı Fatih Tosyalı’ya, “Yıllık izne gönderilen memurların çoğunlukta ‘muhalif’ çizgide” diye bir ifadeyle yaftalamak, aymazlıktır, hakkaniyet dışıdır!
Kaldı ki, 200 kişinin izne ayrıldığı belediyede bu çalışanların hepsi sosyal demokrat ise.. Neredeyse 6 yıldır AK Parti ve Cumhur ittifakının yönettiği idare hakkında ancak, eşitlikten, her kesime açık olmaktan, hak ve hukuk yanlısı anlayıştan söz edilir!
Ama biliyoruz ki, bu izinlerde ayırım söz konusu değil.
Çünkü;
Fatih Başkan’ın çalışanların ideolojisiyle, siyasi kimliğiyle işi olmaz!
İskenderun için kim emek veriyor, kim işine dört elle sarılıyor, ona bakıyor..
Asfalt çalışmalarında bile Mustafa Kemal Mahallesi, İsmet İnönü, Savaş gibi birçok mahalleyi öne çekti.
Ayrım yapmadı!
Asıl ayrımcılık bunu konuşan beyinlerde, bu duruma çanak tutan kafalarda!
Fatih Başkan’a sudan sebeplere saldırmaktan vazgeçin!