HER GİDENE DEFOLU GÖZÜYLE BAKILIYOR


Önceki gün ‘Acayip bir durum’ başlıkla yazımda, yönetimi yenilenecek olan AK Parti teşkilatlarına sosyal medya ve köşe yazılarıyla yüklenmenin ‘küskünlüğü’ artıracağını söylemiştim.
En bariz örnek olarak da İskenderun’u göstermiştim. Sadece AK Parti de değil, diğer partilerin hepsinde aynı durum söz konusu..
Her kim olursa olsun, eksiğiyle, yanlışıyla, bir ilçe başkanı memleketin sorunlarıyla ilgilenirken, sorumluluk alıyor..
Çalışıyor çabalıyor..
Mesai harcıyor..
Eşine, çocuklarına ayıracağı vakti, genel ve yerel sorunlara adıyor..
Cenazeye de gidiyor, düğüne de..Beğenirsiniz, beğenmezsiniz..
Ama bir gayreti var..
Belki iki yıl, belki de iki dönem görev yaptığı süre içinde, kafa yoruyor..
İstihdamla uğraşıyor, milletvekilinin ziyaret programlarına dahil oluyor, Ankara’ya çağrılıyor..
Toplantılara, etkinliklere katılıyor..
Seçim çalışmalarına adapte oluyor..
Yani her seferinde birşeyler katıyor..
Şimdi durum böyle iken;
Özellikle de teşkilatların yenilenme sürecinde, il veya ilçe başkanına, binbir çeşit ithamlarda bulunulması şık olmuyor, siyasi etiğe de uygun bulmuyorum..
Geçen gün bunu anlatmaya çalıştım..
Üç yıldır iki kelime etmeyenlerin, yargıç, savcı kesilmesine anlam veremiyorum, o kadar..
Hangisinin arkasından atıp tutmadılar ki?
Seçiyoruz, kullanıyoruz, arkasından atıp gönderiyoruz..
Bu mudur yani?
Böyle acımasız bir durum karşısında, o siyasetçiden ne beklersiniz?
Bir köşeye çekilip, küskün kalmayacak da ne yapacak?
Milletvekili ve belediye başkan adayları için de aynı şeyi yapmadılar mı?
Yıllarca verilen emeğin karşılığında, en azından bir teşekkürü hak ediyor iken..
Onları hak etmedikleri, çoğu zaman da asılsız ithamlarla kötülemek sorunu çözmüyor..
Önceki gün, AK Parti’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında il başkanları toplantısı vardı. O toplantıda da gündem konusu buydu..
İl başkanları sosyal medya üzerinden linç edildiklerini anlattı. 
İl başkanlarının şikâyetleri iki nokta üzerine yoğunlaştı.
1- Değişim işin gereğidir. Ama değişim yapılırken, teşkilatların onuru korunsun. Küskünler ordusu oluşturulmasın. Çünkü önümüzde bir kırılma noktası olan 2019 seçimleri var.2- Her gidene defolu gözüyle bakılıyor. Bu, değişen kadroları rencide ediyor.
***
Demek ki neymiş;
Bu konu öyle iki yazıyla, kişiyi göndermek gibi basit durmuyor..
Kol kırılıyor, yen içinde kalıyor..
2019 bize uzak bir tarih değil..
Teşkilatlarda huzur yoksa, memlekette aramak mümkün mü?
Bu konuda en iyi örnek, MHP’dir diye düşünüyorum.
İbrahim Gül başta olmak üzere, yönetim ve meclis üyeleri birbirine tutunuyor..
O yüzden İskenderun oy oranlarında hep belirleyici oluyorlar..

BOTAŞ NEDEN ŞEFLİĞE DÖNÜŞTÜ?
Dörtyol’daki Boru Hatları ile Petrol Taşıma Anonim Şirketi (BOTAŞ) İşletme Müdürlüğü’nün şefliğe dönüştürülecek olması kime ne faydası var?
Sen kalk, durduk yere BOTAŞ’ı revize et, sonra Ceyhan Bölge Müdürlüğü’ne bağlı bir şeflik olarak hizmet vermesini sağla.. Neden?
Bu kararın amacı nedir?
BOTAŞ’ın şehre, esnafa katkısını mı çok gördünüz?
Zaten ilçenin modern bir hastanesi yok, fakülteleri yok..
Bir BOTAŞ mı kaldı dokunacağınız?
Dörtyol’u etksiz kılmakla elinize ne geçecek?
Sırada dokunacağınız başka bir kurum var mı?
Nedir sorununuz?
Bir ses verseniz diyorum..