Bugün Hatay Büyükşehir Belediyesi meclisinin gündeminde 69 madde var.
İskenderun’un ilaçlama konusu da muhtemelen meclis üyeleri tarafından gündeme getirilecek. HBB Başkanı Lütfü Savaş’ın bu konuda yardımcı olacağını öğrendim. Doğru olanı da budur.
Kısır çekişmeyle yeterince vakit geçirdik!
Demek ki çözüm konusunda, ufukta bir ‘ışık’ göründü..
Hatay’ın yararına olan 69 madde içinde en önemlisi olan da, HATSU Genel Müdürlüğü’nün Dörtyol’da 260, Samandağ’da 200 kilometrelik içme suyu şebekelerinin yenilenmesi ve Arsuz’daki 240 kilometrelik kanalizasyon şebekesinin inşası projeleri” için HBB ile Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası arasında 5 milyon avrosu hibe, 27 milyon avrosu kredi olan finansman yetki maddesinin yeniden gündeme gelmesi olacak..
Biliyorsunuz ki, geçen ay görüşülen finans projeleri oyçokluğu ile reddedilmişti;
Gerekçe ise, AK Parti meclis üyeleri bu kadar borçlanmaya sıcak bakmıyorlardı..
Ben aynı şekilde düşünmüyorum. Zira, geçtiğimiz hafta bu kararı eleştiren bir yazı kaleme almıştım.
Çünkü hangi belediyeye baksanız.. Hangi meclis toplantısını takip etseniz, her idarenin gerek asfalt, gerek kaldırım, parke gibi hizmetlerde İller Bankası’na borçlandığını görüyoruz..
Örneğin, İskenderun Belediyesi asfalt, kaldırım, parke gibi işlerde İller Bankası’na ciddi bir meblağ borçlandı.. Belediye Başkanı Seyfi Dingil meclis üyelerinden bu yetkiyi aldı. Aynı keza, geçtiğimiz dönem İskenderun’un su şebekesi yenilendiğinde de, bir borçlanma durumu vardı.
Bu böyledir..
Kaldı ki, HBB ilçe belediyelerinden devraldığı 1 milyar liralık borcu, 800 milyon liraya düşürdü. Demek ki, bir tasarruf söz konusu..
Tamam, HATSU’nun da ciddi bir borcu var. Allah var, yapılan birçok hizmeti de görmek gerek.. Neredeyse Hatay’ın tüm ilçelerinden altyapı elden geçiriliyor.
Yeni hatlar, yeni altyapılar, kanallar, içmesuyu şebekeleri yapılıyor..
HATSU’yu eleştirebiliriz ama, ‘hizmet yapmıyor’ diyemeyiz.
Hem söyler misiniz;
İstanbul ve Ankara, Kayseri gibi büyükşehir belediyelerinde idarenin borcu onlarca milyar lirayı aşmıyor mu? Peki Hatay Büyükşehir’e neden finansman yetkisi vermekten imtina ediyoruz?
Borcu olmayan belediye mi var?
Her ay ilçe belediyelerinden yapılan kesintilerin anlamı nedir?
Belediye başkanlarının kara kaşına, kara gözüne bu kesintiler yapılmıyor.
Her kurum, alacağı nispetinde ‘şrak’ diye kesintiye gidiyor zaten..
Durum böyle iken, Lütfü Başkan’ın kabahati nedir?
Hem bu yetkinin ikinci kez rededilmesini, Arsuz, Dörtyol ve Samandağ’da nasıl anlatacaksınız?
Lütfü Başkan bu yetkiyi, ‘Ben Antakya’ya saray yaptırmak istiyorum’ diye almıyor. Hayati önem taşıyan, gerekli, yerinde ve çok acil altyapı hizmetleri için kullanmak istiyor. Yanisi şu;
Bu para, Arsuz’daki 240 kilometrelik kanalizasyon şebekesinin inşası için kullanılacak..
Bu para, Dörtyol’da 260, Samandağ’da 200 kilometrelik içme suyu şebekelerinin yenilenmesi için harcanacak..
Halk mağdur olmasın, yıllardır var olan sorunlar çözülsün diye yetki istenecek..
Şimdi buna ‘hayır’ demek mümkün mü?!
Çözümden yana mıyız, yoksa bu önemli sorunları görmezden mi geleceğiz?
Benim görüşüm net;
‘Verin yetkiyi’ diyorum, başka da birşey demiyorum!
