Kolay değil..
Bir günde tüm felaketlerin izi silinsin istiyoruz.
11 ili etkileyen ve en büyük kaybı ve hasarı gören Hatay ile birlikte, depremin etki alanının büyüklüğünü biliyor muyuz?
Uzmanlar şöyle diyor;
“Depremin, yüzölçümü temelinde modellemesi yapılmış ve etki alanının neredeyse Almanya büyüklüğüne ulaştığı hesaplanmıştır.”
Bu depremde yaklaşık 10 bin binanın yıkılmış olduğu, depremden doğrudan etkilenen kişi sayısının ise 13,5 milyon olduğu söyleniyor. 50 binin üzerinde canımızı yitirdik!
Böylesi büyük bir felaket dünyada görülmedi!
Halen ağır hasarlı binaların yıkımını izliyoruz.
Halen yağmurlarda şehrin yaşadığı taşkınları görüyoruz.
Sadece İskenderun değil.. Arsuz’da dere taştı, Dörtyol’da heyelan oldu, iki evi toprak yuttu, seller oluştu.
İklim değişikliğinin, sadece Hatay’ı değil, Dünya’yı etkisi altına aldığını biliyoruz.
Felaketi hepimiz yaşıyoruz.
Devlet’in tüm kurumlarıyla bu süreçte gösterdiği gayret, yaraları sarmak adına yaptığı çalışmalar ortada..
Az ve eksik görebilirsiniz.
Sahil çöktü, toparlanıyor..
Balıkçı barınağı yenileniyor.
Su şebekesi revize ediliyor.
Kalıcı konutlar yapılıyor.
Hastane tamamlandı, otoban bağlantı yolunun yapımına başlandı. Terfi istasyonları ve pompalar sıfırdan inşaa edildi.
Burada bir parantez açmak istiyorum;
Sahilde depremde hizmet eden iki gemi var, enerjisini de pompaları besleyen elektrik hattından alıyor. Aşırı yüklenme olunca da, sahildeki suyu çeken pompaya zarar verdi.
Sahildeki taşkın bu yüzden yaşandı..
Rögarlar suyu çekemiyor..
Bu pompalar yurtdışından geldiği için, geçici olarak temin edilen pompalarla şehrin su taşkını yaşamasının önüne geçiliyordu.
Arızalanan tamir ediliyor, ikinci ilave (yedek) pompa da gelmek üzere..
Pompa dediğiniz şey, saatte 4 bin ton su tahliye edebilen bir mekanizma..
Önümüzdeki hafta bu pompa yerine monte edilecek..
Aynı gün, emniyet müdürlüğü binasının bulunduğu civardaki elektrik hattından bağlantı yapılmak üzere çalışma da başlatıldı.
Yük hafifleyecek!
Biliyorsunuz ki, Denizciler’de ve tepe mahallelerde de içmesuyu şebekesi yenileniyordu.
Çünkü, İçmesuyu arıtma tesisi tamamlandı, paslanan boruların yenilenmesi elzemdi..
Yağmurlar çalışmanın yapıldığı yerdeki yolları tahrip etti.
Sıkıntının boyutunu tahmin etmek zor değil.
İnsanlarımız kazılan yollardan, çukurlardan rahatsız.
Haklılar!
Biten, tamamlanan şebekenin üzerini İskenderun Belediyesi asfaltlıyor. Yağmurlar da, bu çalışmalara zaman zaman engel oluyor.
Düzelecek!
Deprem, pandemi, yangın, sel felaketlerinde her şeyini kaybetmiş insanlarımız var!
Ama biliyorum ki, her karanlığın sonu aydınlıktır.
Ve her doğum sancılıdır!
O yüzden diyorum ki, vazgeçmeyeceğiz.
Ben bu depremde iktidar-muhalefet ayrımı olmaksızın, devletimizin etrafında kenetlenmesi gerektiğini düşünüyorum.
Zaman bu felaketten siyasi nemalanma zamanı değildir!
Devlet ve Millet hepimizindir!
Zaman ders alma ve karanlığı aydınlığa çevirme zamanıdır!
Yılmaz AKPINAR