Gazete Güney

YIKIM KAÇINILMAZ!


İstanbul depremi sonrasında Hatay’da yüzyıllar boyunca şiddetli depremlere maruz kaldığını hatırlatan İnşaat Mühendisi Serdal Sıkar, “Buradan tekrar uyaralım; Özel ve kamu hastanelerimizin bir kısmı depreme dayanıklı değildir. Kamu binalarımızda önemli bir kısmı depreme ‘dayanıklı değildir Özellikle özel okullar (yeni inşaa edilenler hariç) depreme dayanıklı değildir. Hatay Büyükşehir Belediyesi ve yerel belediyelerin bu konuda hazırlığı, sıfır. Toplanma alanlarımız rastgele belirlenmiştir. Bunların bir kısmından fay hattı geçmektedir. Bunlar yeniden elden geçirilip bu alanlara tabela konmalıdır. Belediyelerimizin arama kurtarma ekipleri olmalıdır. Hatay’da olabilecek bir deprem, Türkiye için sadece bir deprem değildir. Bu sorunlu coğrafya da aynı zaman da bir ‘Güvenlik Meselesi’dir. Buradan çok duyarlı ve çalışkan olduğunu düşündüğüm Hatay Valisi Sayın Rahmi Doğan’dan bu konuda ki çalışmaları yakından takip etmesidir” dedi.

‘GEREKLİ TEDBİRLERİ ALMALIYIZ’
Sıkar, “Türkiye’de istatistiksel olarak ortalama her 11 ayda bir büyük bir depremin meydana geldiğinin altını çizen Sıkar, “Hatay yüzyıllar boyunca şiddetli depremlere maruz kalmıştır. Burada kurulan medeniyetler yeryüzünden silinmiştir. Şehrimizde 140 yıldır deprem meydana gelmemektedir. Bu da büyük bir risk oluşturmaktadır. Bunun için herkesin dikkatli olması ve gerekli olan tedbirleri alması gerekmektedir” diye konuştu.

‘ÇIRPINIYORUZ, ÇÜNKÜ..’
İnşaat Mühendisi Sıkar, “İstanbul’un Silivri açıklarında ki 5.8 büyüklüğünde ki deprem birden gündeme oturdu. Ülke olarak birden deprem gerçeğini hatırlayıverdik. İstanbul özelinden çıkıp ‘Hatay’ özeline gelmek istiyorum. Bazen tanıdıklarım bu işte neden bu kadar yırtınıyorsun diyorlar. Burada birkaç özel bilgi verip bunu da açıklamak istiyorum. 2007 yılından bu yana yaklaşık 70 adet kamu binası, 30 adet okul binası, 3 adet kamu hastanesi ve 2013 yılından bu yana kentsel dönüşüm kapsamında yaklaşık 400 binaya deprem testi raporu hazırladık. Sonuçları duymaya hazır mısınız? Bu binalardan sağlam çıkan bina sayısı ‘Bir’. Çürük raporu olup da hala kullanılan kamu binası var maalesef. Bu gerçeği gördükten sonra çırpınmayalım da ne yapalım?” dedi.

Sıkar, “Mevcut binaların ivedilikle güçlendirilmesi ya da yıkılıp yeniden yapılması gerekmektedir. Okullar, hastaneler, itfaiye binaları ve diğer kamu binalarının deprem güvenlikleri son derece azdır. Tarihi ve kültürel yapılarımız büyük risk altındadır” açıklamasında bulundu.
Haber: Yılmaz AKPINAR

Exit mobile version