Gazete Güney

BU İDDİALARA NE DİYECEĞİZ?


Hatay Büyükşehir Belediyesi, İskenderun’dan aldığı pay dört lira ise, dönüşü bir liradır. Neredeyse Nisan’ın ortasına geldik, ama ilaçlamadan eser yok!
İçmesuyu Arıtma Tesisi hakkında halen HATSU’dan bir açıklama gelmedi.
DSİ, ‘eksiğimiz yok’ diyorsa, mesele nedir?
HATSU bir sorun varsa, neden konuşmuyor?
En son meclis toplantısında, “Bir komite oluşturup, görüşelim” fikri doğdu.
AK Parti Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Bülent Özer de, “İskenderun olarak ne veriyorsak, aynı ölçüde hizmet alalım” diyordu.
Doğru söze ne hacet..
Önemli olan, bu uzlaşma çağrılarının karşılık bulmasıdır.
Ama görüyorum ki, tek kelime yanıt bile verilmiyor.
Derken, iki gün sonra elime bir belge ulaşıyor..
Valilik makamının, bizzat Hatay Büyükşehir Belediyesi’nden açıklayıcı bilgi istemesi, bir takım iddiaları gündeme getirdi? Anlatayım;
Olay henüz taze..
Taze dediğim iki haftalık mevzu..
Hatay Valiliği, kuruma ulaşan bilgiler ışığında bir araştırma yürütüyor.
Olayda HBB’de adı geçen bazı isimler var, bir de yapılan işlerin kime ve nasıl yapıldığıyla alakalı iddialar. Örneğin;
HBB tarafından Akarca Mahallesi’nde H.K., Bitişik Mahallesi’ne A.K., ve Kavaklıoluk Mahallesi’ne C.Y., sorumlu olarak atandı mı? Bu isimler, kendi keyiflerine göre hukuksuz işler yaptı mı?
Şöyle ki;
Akarca’ya HBB tarafından yapılması planlanan taş duvar, ihtiyaç duyulan mahallenin girişine değil de H.K’nin evinin olduğu yere yapıldı mı?
Aynı muhitte, mezarlıkta defin edilecek yer kalmamasına rağmen, yeni mezarlık yapılacağı yerde, eski mezarlığın var olan duvarın sökülüp, yerine yenisi yapıldı mı?
Bitişik Mahallesi’nde okulun sahası, gayet güzel beton ile kaplı olduğu ileri sürülürken, o beton sökülüp, yerine asfalt döküldü mü? Hatta, sonrasında üzerine karo döşendi mi? Bu arada drenaj kanalı tarafına boru döşendi mi, bordürün arka tarafına da beton döküldü mü, drenaj kanalı tahrip edildi mi?
Hem ana su borusunun yerine açıktan boru döşendiği doğru mudur?
Bitmedi; yapımı planlanan taş duvar, ihtiyaç olan yere değil de, A.K.’nin gösterdiği şartnamelere uygun olmayan yere temel kazılmadan yapıldığı iddiasına ne diyeceğiz?
C.Y.’nin görevli olduğu Kavaklıoluk Mahallesi’nde mezarlığın ağaçları HBB çalışanları tarafından kestirildi mi? Ormandan izinsiz yol açıldı mı?
Ayrıca imar yolu, K.S.’nin kaçak olarak yaptığı iddia edilen evinin bahçesine dahil edildi mi?
Bu arada bahçede kalan içmesuyu borusuna ne diyeceğiz?
Buraya HBB kamyonu ile toprak taşındı mı? İş makinası özel çalışmada bulundu mu? Altyapı yapılmadan asfalt yollar üzerine parke döşendi mi?
Özel şahısların evlerine ve bahçelerine parke taşı döşendi mi?
Mahallenin girişinde bulunan mescide istinat duvarı yapılırken, demir kullanılmadı mı? Vesaire..
Tüm bu iddialar sanırım, o bölgede yaşayan vatandaşlarımız tarafından gündeme getirilmiştir. Birilerine tölaranslı davranıldığı hissi karşısında, birilerinin ayağa kalkması, sesini yükseltmesi elbette ki kaçınılmaz..
Şartname neyi öngörüyor, bilmiyorum. Ancak bu işler, adil ve eşit şartlar ışığında yapılmamışsa, gereği neyse yapılsın!
Bakalım, Hatay Büyükşehir Belediyesi bu konuda nasıl bir açıklama yapacak?
Eğer bu iddialar doğruysa, Lütfü Başkan gereğini yapacak mıdır?
Bu işler ücra mahallelerde yapılınca, kendilerini ‘görünmez’ zannedenler, bu işten kazanç elde ediyorlar mı? Öğreneceğiz..
Cevap verirlerse de, söz hakkı tanırız.
Ha, bunlardan nasıl bir sonuç çıkar derseniz, söyleyeyim;
Hiçbirşey!
***
Bu iddiaları yazdım, çünkü;
Hani İskenderun Belediyesi meclisinde faaliyet raporu tartışılırken, “betonmuş, araçlarmış, boyaymış, doğrudan teminmiş” diyerek, ‘ısraf listesi’ hazırlığı iddiasında bulunan CHP, söz konusu Hatay Büyükşehir Belediyesi olunca, neden oralı olmuyor?
Israrla söylüyorum, önceden de yazdım;
Israfın, lüzumsuz harcamaların her türlüsüne karşıyım.
İster İskenderun Belediyesi olsun, ister HBB..
Hizmet yaparlarsa överim, yanlış yaparlarsa eleştiririm..
HBB sonuçta, İskenderun’a da hizmet verdiğine göre, neden bu iddiaları meclis üyeleri görmezden geliyor? Ben de bunu anlamıyorum..
Ne zaman mecliste HBB’nin adı geçse, “Dört dörtlük bir savunma pozisyonu alanlara” sesleniyorum;
HBB’nin dokunulmazlığı mı var?
***
Not: Bu arada CHP Üyesi olan meslektaşım Mustafa Gönüleri’ni eleştiri dozunu aşıyor diye Disiplin Kurulu’na sevk eden ilçe teşkilatı da, büyük bir iş başardığını sanıyor.. Ne yani, sırf CHP’li diye eleştirmeye hakkı yok mu?
Nedir bu tahammülsüzlük?

Exit mobile version