Türkiye genelinde kalleş terör örgütüne yönelik mücadele sürüyor.
Bu hainlerin soyu kuruyana kadar, durmak yok!
Son çırpınışları bunlar!
Sadece bu alçaklar değil, onlara destek veren karanlık odaklar da yok olacak.
Bu düşünceyle, Hatay Valiliği dört ilçenin sınırları içerisinde bulunan mahalle ve yaylaları özel güvenlik bölgesi ilan etti.
Çok yerinde bir karar..
Süre sınırlı.. On beş gün bir süreyi kapsıyor.
Valilik uyarısında, vatandaşların belirlenen bölgelere girmemesini istedi. Neresi bu bölgeler?
Erzin, Dörtyol, Payas ve Hassa..
Yani Amanos kırsalındaki yerleşim alanlarında kolluk kuvvetlerimizin icra edeceği operasyonlar var.
Şu zorlu kış ortamında, Rabbim, askerimize polisimize güç versin!
Yuvalanmaya çalıştıkları Amanoslar, teröristlerin mezarı olsun!
UZAŞMAK GEREK!
Down Cafe’nin ihale süreciyle ilgili Encümen’in toplandığını öğrendim.
Encümen’de görev yapan AK Parti, CHP ve MHP’den oluşan belediye meclis üyeleri, Down Cafe’nin işletme hakkı belediye çatısı altında yapılsın istiyorlar.
Dahası, MHP Grubu’nun 3 Mart 2015 tarihinde sunduğu ‘Engelliler Hizmet Birimi’ o vakit oy birliğiyle kabul görmüştü.
Ama bu süreçte her hangi bir işlem yapılmadı.
Down Cafe’nin, hatta yapım aşamasında olan Bedensel engellilere yönelik yeni bir sosyal yapının işletim hakkı, belediye bünyesinde olabilir diye bir düşünce var. Bunları konuşmak, ortak bir noktada uzlaşmak gerekiyor.
Şimdi tartışılan konu şu;
Encümen’de üç partinin belediye meclis üyesi, ‘Down Cafe’yi belediye işletsin’ düşüncesiyle fiyat tespitinde bulunmadı.
Öyle olunca, Encümen Başkanı ve daire müdürlerinden oluşan 4 üyenin kabul oyuyla, fiyat tespiti 120 bin lira olarak belirlendi.
Aksi bir uygulama zaten suç teşkil ederdi, biliyorum.
Sonuçta demokratik koşullarda ‘oylama’ yapılmıştır, saygı duymak gerek..
Bu süreçte Down Cafe’nin işletim hakkının hangi derneğe verileceğini zaten hepimiz biliyoruz. Ama itirazların da değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Çünkü ‘seçilmişler’, halkı temsil ediyor..
Neden böyle düşünüyorlar, hangi konuda sıkıntı var, dinlemek gerek.
Tabii ki Down Cafe’nin varlığı, ürettiği hizmet, çocuklarımızın mutluluğu herşeye değer.. İskenderun Belediyesi yeterince destek verdi, veriyor da..
Ancak, belediyenin geliri üzerinden yapılan yüzde 40 kesinti, ayrıca bütçenin neredeyse maaaşlara ödenen parayla eş değer olması, idareyi bir takım tasarruflara zorluyor? Bence, etraflıca düşünmek gerek!
Belediyenin, ek kaynaklarla birkaç milyon lira bir kazanç elde etmek için nasıl çabaladığını biliyorum. Sırf 100 personel daha işten çıkarılmasın diye, ‘farkların’ düşürüldüğünü biliyorum..
Zaten Türkiye’nin içinde bulunduğu durum ortadayken, böyle bir ortamda, ek masraflardan kaçınmak herkesin hayrına olacak.
O bakımdan, Belediye Başkanı Seyfi Dingil ile Encümen’de yer alan belediye meclis üyelerinin bu konuda ‘uzlaşması’ gerektiğini düşünüyorum.
Konuşarak, orta akılda bir formül üretilebilir..
Hangi seçenek daha doğru, daha hesaplı bir yöntem teşkil ediyorsa, o yolda ilerleyelim.. Bu arada ‘Engelli Hizmet Birimi’ni de alternatif bir model olarak değerlendirebiliriz.. Yeter ki, isteyelim!
BELEDİYE NE YAPSIN?
Biliyorsunuz ki, EnerjiSA elektrik kablolarını yer altına indirdi.
Bazı yerlerde test çalışması bitmediğinden, İskenderun Belediyesi sürekli esnafla, vatandaşla karşı karşıya geliyor. Hatta, İskenderun Belediyesi beklemeksizin, insiyatif kullanarak, yoğunluk olan bölgelerde yama çalışmalarına başladı.
Ama gelin görün ki, o yerler de ikinci kez kazılıyor.
Sebebine gelince;
TEDAŞ’ın İskenderun Belediyesi’ne gönderdiği yazı aynı şu;
“İskenderun Dönüşüm Projesi kapsamında (belirtilen yerlerde) çalışmalarımız büyük ölçüde bitmiş olup, daha sonra unutulan veya eklenecek kablolar için kazı çalışması yapabileceğimiz ihtimalini belirtmek isterim. Yani aslında en sağlıklısı çalışmalarımızın tamamen bitmesi ve belediyenin asfalt çalışmalarına ondan sonra başlaması olacaktır.”
TEDAŞ yetkilileri özetle diyor ki;
– Asfalt veya yama yapacaksınız, bizi bekleyin..
– İnsiyatif kullanırsanız, ileride o yerlerde yeniden kazı yapabilirim..
– Siz her ihtimale karşı, bizden alaca4ınız habere göre çalışın..
Oh ne ala..
İyi güzel de, vatandaşla sürekli karşı karşıya gelen İskenderun Belediyesi, elini kolunu bağlayıp, daha kaç ay bekleyecek? Yağmurda, çamurda, bu düzensizliğin sorumluluğunu Enerjisa üstlenebilecek mi?
İskenderun Belediyesi vatandaşın sesine kulak verip, asfaltladığı yerin yeniden kazılması durumunda maliyeti aynı firma üstlenebilecek mi?
Uzatmayım..
İskenderun Belediyesi tüm bu olumsuzlukları değerlendirip, firmaya epeyce bir baskı kurdu. Çok şükür, 31 Aralık itibariyle Enerjisa ‘kesin kabul’ yaparak, bu işi tamamlıyor. Bundan sonra testmiş, kazıymış olmayacak?